TOKATLILARLA İFTAR
Bağcılarİstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, Bağcılarda düzenlenen Tokatlılarla İftar Programı’na katıldı. Tokat’ın kahraman evlatlarıyla bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu belirterek konuşmasına başlayan Kurum, “Sizlerle Tokat’ta ve İstanbul’umuzda, ne zaman bir araya gelsek, aklıma hep saçları kınalanıp savaşa koşan, kendi yere düşse de bayrağımızı düşürmeyen Tokatlı kahramanlarımız gelir. Çünkü Tokat’ımızın kahramanları bu toprakları, bu yurdu bizlere vatan kıldılar. Ebediyete kadar anlatılacak bir destan yazdılar.” dedi. İstanbul’a dair hayalleri olduğunun altını çizen Kurum, “Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, hiçbir hanemizde deprem endişesi kalmayacak, bütün yuvalarımız güvenli hale gelecek. Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, trafik çile olmaktan çıkacak. Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, engelli kardeşlerimiz, hanım kardeşlerimiz, genç kardeşlerimiz, emekli büyüklerimiz kendilerini yalnız hissetmeyecekler.” şeklinde konuştu. Mevcut İBB yönetiminin elinde İstanbul’un ihmal edildiğine vurgu yapan Kurum, “Metrolar bozuldu, umursamadılar. İstanbul halkını metrobüsleri itmek zorunda bıraktılar. Tramvaylar rayların üzerinde kaldı. Otobüsler yandı, tutuştu. İş yapmadıkları gibi, tembelliklerini bile ‘çalıştırmıyorlar’ algısıyla üzerlerinden atmaya çalıştılar.” dedi.
1 Nisan’da İstanbul’un fetret dönemini bitireceklerini ifade eden Murat Kurum, “Dirayetimizle 7 tepede olacağız. Gayretimizle 964 mahallemizde olacağız. Gönüllere dokunacağız. Eserler bırakacağız. İstanbul'umuzu baştan başa yeniden ihya edeceğiz.” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
"Tokat’ımızın kahramanları bu toprakları, bu yurdu bizlere vatan kıldılar"
Tokat’ın kahraman evlatlarıyla bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu belirten Kurum, “Bugün ‘Hey on beşli on beşli, Tokat yolları taşlı’ diyerek 15 yaşındaki, 17 yaşındaki evlatlarını, daha küçücük çocuklarını hiç tereddüt etmeden, İstiklal Mücadelesi için cepheye gönderen Tokatlılar’ın misafiriyiz. Ben her bir kardeşime, her bir hemşehrime bizleri bağrına bastığı için, misafirperverliği için ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Sizlerle Tokat’ta ve İstanbul’umuzda, ne zaman bir araya gelsek, aklıma hep saçları kınalanıp savaşa koşan, kendi yere düşse de bayrağımızı düşürmeyen Tokatlı kahramanlarımız gelir. Çünkü Tokat’ımızın kahramanları bu toprakları, bu yurdu bizlere vatan kıldılar. Ebediyete kadar anlatılacak bir destan yazdılar. Rabbim tüm şehitlerimize rahmet eylesin. Mekanları cennet olsun.” şeklinde konuştu.
"Tokat’ımıza hizmet etmek şereflerin en büyüğüdür"
Bakanlığı döneminde Tokat’ta yaptığı hizmetleri hatırlatan Murat Kurum, “Bizim için kahramanlar yurdu Tokat’ımıza hizmet etmek şereflerin en büyüğüdür. Samimiyetle söylüyorum. Biz hep bu düsturla çalıştık. Sadece Bakanlık dönemimde Tokat’ımıza tam 10 milyar liralık yatırım yaptık. Daha dirençli ve güvenli bir Tokat için kentsel dönüşüm çalışmalarımızı şehrin dört bir yanında yaydık. ‘Ne zaman ev sahibi olurum’ diye kara kara düşünen Tokatlı kardeşlerimizi yeni yuvalarına kavuşturduk. Tokat’ımızın yeşiline yeşil katmak için 6 millet bahçesi kazandırdık. Tüm bunları yaparken tek bir motivasyon kaynağımız vardı; sevda, sevda, sevda. Biz Tokatlılara sevdalıyız. Biz Tokatlı kardeşlerimizi çok seviyoruz. Tokatlılar da her zaman bizi bağrına bastı, evladı gibi, kardeşi gibi gördü. Rabbim her bir Tokatlı kardeşimizden razı olsun.” dedi.
"Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, hiçbir hanemizde deprem endişesi kalmayacak"
İstanbul’la ilgili hedeflerini anlatan Kurum, “Bu kardeşinizin, Murat Kurum’un bir hayali var. Sizlerle birlikte başaracağı bir hayali var. Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, hiçbir hanemizde deprem endişesi kalmayacak, bütün yuvalarımız güvenli hale gelecek. Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, trafik çile olmaktan çıkacak. Öyle bir İstanbul hayal ediyoruz ki, engelli kardeşlerimiz, hanım kardeşlerimiz, genç kardeşlerimiz, emekli büyüklerimiz kendilerini yalnız hissetmeyecekler. Biz, bugün de yarın da daima milletimizin her anında hep yanında olacağız. 650 bin konutu dönüştürerek yanında olacağız. Metroları iki katına çıkararak yanında olacağız. İki yakaya tüneller yaparak yanında olacağız. Millet bahçeleriyle, kültür merkezleriyle, kreşlerle, çocuk sağlık merkezleriyle yanında olacağız.
İşte biz her zaman milletimizin zor anında nasıl yanında olduysak 31 Mart’tan sonra da aynı anlayışla olmaya devam edeceğiz.” cümlelerini kurdu.
"Bizi asla laf üretirken bulmayacaksınız"
Tokatlıların ilk günden itibaren 31 Mart zaferine inandığını söyleyen Murat Kurum, “Bu omuzlara kutlu bir sorumluluğu yüklediniz. Bu öyle bir sorumluluk ki, bizi asla laf üretirken bulmayacaksınız. Bizi arayanlar dün nasıl Adıyaman’ın, Gaziantep’in, Maraş’ın Hatay’ın yollarında bulduysa; yarın bizi Fikirtepe’de, bizi Kirazlıtepe’de, Tozkoparan’da bulacaksınız. Depremde güzel İzmir’imizde, Bayraklı’da bulduysanız, Elazığ’da Malatya’da bulduysanız; şimdi de Avcılar’da, Çatalca’da, Büyükçekmece’de bulacaksınız. Bizi arayanlar dün nasıl yangınlarda Antalya’da, Muğla’da, Manavgat’ta bulduysa; yarın da Küçükçekmece’de, Bağcılar’da, Güngören’de bulacaksınız. Bizi arayanlar dün nasıl Karadeniz’de sel bölgelerinde bulduysa; bugün de Esenler’de, Bakırköy’de, Fatih’te bulacaksınız, 39 ilçemizde bulacaksınız. Bizi arayan herkes; başımızda baretimizi görecek, ayağımızda çizmelerimizi görecek. Bizi arayan herkes İstanbul’u depremden korurken, milletimizin yuvalarını yaparken görecek. Bizi arayanlar bu şehirde, ev sahibi olmayan tek bir kişi kalmasın diye sosyal konut üretirken bulacak. Tarihin ve milletin önünde size söz veriyoruz. Ama bu söz, onların verip de tutmadıkları sözlere benzemez. Çünkü biz söz verdik mi o sözü tutarız! Bu söz, yaptıklarıyla konuşanların sözüdür. Bu söz, eser adamlarının sözüdür. Bu söz, sağlam adamların sözüdür, bu söz Murat Kurum sözüdür.” dedi.
"İstanbul halkını metrobüsleri itmek zorunda bıraktılar"
İstanbul’un mevcut İBB yönetiminin elinde hiç olmadığı kadar ihmal edildiğini vurgulayan Kurum, tepkisini, “Metrolar bozuldu, umursamadılar. İstanbul halkını metrobüsleri itmek zorunda bıraktılar. Tramvaylar rayların üzerinde kaldı. Otobüsler yandı, tutuştu. İş yapmadıkları gibi, tembelliklerini bile ‘çalıştırmıyorlar’ algısıyla üzerlerinden atmaya çalıştılar. Halbuki çalıştırmayan onlardı. Kendi partilerini ele geçirmek için balya balya paraları savuranlar da onlardı. Ama hiç endişe etmeyin. Biz onların savurduğu paraları İstanbul’un projelerinde kullanacağız. İstanbul’un kaynağını İstanbul’a harcayacağız. İstanbul’un hakkını İstanbul’a teslim edeceğiz. Bunlar kadınlarımızı bile ev hanımı ve çalışan kadınlar diye ikiye böldüler, ayrımcılık yaptılar. Binlerce kadın emekçimizin emeği ve ekmeğiyle oynadılar, işlerine son verdiler. Kadınlarımızın emeğine ihtiyaç duyan İSMEK’in şubelerini kapattılar. Meydanlarda verdikleri vaatleri, makamlarına oturdukları gün unuttular. İstanbul’a hizmet etmek yerine İstanbul’u cezalandırdılar. Hiçbir yatırım gerektirmeyen İSPARK bile bunların elinde zarara uğradı. İnşallah, 31 Mart’ta da onlar hüsrana uğrayacak. İstanbullular 31 Mart’ta bu kaybolan yılların hesabını sandıkta teker teker soracak.” sözleriyle ifade etti.
"İstanbul'umuzu baştan başa yeniden ihya edeceğiz"
İstanbullulara söz veren Kurum, 1 Nisan’da İstanbul’un fetret dönemini bitireceklerini ifade etti. 5 yıldır ihmal edilen, kaderine terk edilen İstanbul’u gerçek belediyecilikle buluşturacaklarını söyleyen Murat Kurum, konuşmasını, “1 Nisan itibariyle 39 ilçemizin tamamında olacağız. Dirayetimizle 7 tepede olacağız. Gayretimizle 964 mahallemizde olacağız. Gönüllere dokunacağız. Eserler bırakacağız. İstanbul'umuzu baştan başa yeniden ihya edeceğiz. Bunu da annelerimizle, babalarımızla, gençlerimizle birlikte yapacağız. Tokat’ın yiğit evlatlarıyla birlikte yapacağız. Tüm İstanbullularla birlikte yapacağız. Bu arada seçime 7 gün kaldı. 7 günlük süreçte her bir Tokatlı kardeşimden bir gayret daha istiyorum ve bu gayretle birlikte biz İstanbul'un, Türkiye'nin yeni yüzyılda geleceğinin kararını vereceğiz. Bu karar sadece bizleri ilgilendirmiyor. Bu kadar geleceğimizi ilgilendiriyor, bu karar çocuklarımızı ilgilendiriyor, bu karar bize emanet edilmiş bu şehre sahip çıkma şuuruyla sandığa gideceğimiz 31 Mart’ta İstanbul'un kaderini belirleyecek.” cümleleriyle noktaladı.